Dupnisa Mağarası Ve İğneada Longoz Ormanları Günübirlik Gezisi (12-13 Ekim)

İstanbul’dan sabahın erken saatlerinde yola çıkarak, ilk durağımız olan Dupnisa Mağarası’na doğru yolculuğumuza başlıyoruz. Demirköy ilçesi yakınlarındaki Sarpdere Köyü’nde yer alan bu mağara, Trakya’nın turizme açılmış tek mağarası olarak büyüleyici bir yeraltı dünyası sunar. İkinci Jeolojik Zaman’a ait olan ve toplamda 3200 metre uzunluğunda bir yeraltı sistemine sahip bu mağara, doğanın en eski sırlarını fısıldayan el değmemiş sarkıt ve dikitlerle doludur. İlk 1000 metresi suyla kaplı olan Dupnisa, mağara içerisinden çıkan bir kaynak ile Türk-Bulgar sınırını oluşturan Rezve Deresi’ne hayat verir.

Bu büyülü atmosferde, masal anlatısı etkinliğimiz ile mağaranın gizemli ortamında unutulmaz bir deneyim yaşıyoruz. Mitolojik dokunuşlarla zenginleştirilmiş bu etkinlik, mağaranın tarihi dokusu ile bütünleşerek, doğa ve sanatın iç içe geçtiği bir anı yaşatıyor. Her adımda tarihin ve doğanın kalbine yolculuk ederken, yaratıcılığımızı doğanın sesleriyle buluşturuyoruz.

Mağaradan ayrıldıktan sonra, Trakya’nın masalsı sahil kasabası İğneada’ya doğru ilerliyoruz. Burada, tertemiz Karadeniz havasında keyifli bir öğle yemeği molası veriyoruz. Tavuk ızgara veya köfte ızgara seçenekleriyle açık havada iştahımızı açan bu mola, taze deniz esintileri eşliğinde lezzet dolu bir deneyim sunuyor.

Yemek sonrası, Dünya’nın nadir ekosistemlerinden biri olan İğneada Longoz (Subasar) Ormanları ve göllerini keşfetmeye çıkıyoruz. Yıldız (Istranca) Dağları’ndan Karadeniz’e akan dereler, denize ulaşmadan önce bu longoz ormanları ve göllerde son bulur. Burada, birbirinden farklı deniz, göl ve orman ekosistemlerinin bir arada oluşturduğu eşsiz manzaralara tanıklık ediyoruz. Kuş gözlem evi’nde, tabiatın seslerine kulak vererek farklı kuş türlerini izleme fırsatı buluyoruz.

Sonrasında, doğanın içinde sanatla buluştuğumuz özel bir yaratıcı drama etkinliği düzenliyoruz. Longoz ormanlarının huzurlu atmosferinde, katılımcılar arasında bağları güçlendiren bu etkinlikle, sanatı ve doğayı iç içe yaşarken, unutulmaz anlar yaratıyoruz. Her katılımcı, doğanın ilhamıyla kendi hikayesini yaratırken, gezi boyunca biriken enerjiyi yaratıcı bir deneyime dönüştürüyor.

Bu eşsiz doğa ve sanat yolculuğunun ardından, İstanbul’a dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Yanınıza alacağınız sıcak tutacak kıyafetlerle, doğayla ve sanatla iç içe geçirdiğimiz bugünü keyifle hatırlayacaksınız.